DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Küçük Çocuk Eve Gelir Gelmez..
Babası amacıyla ettiği dualar, daha yangın çıkmadan onu söndürüyordu.
Küçük çocuk denetim işlemini, kapının üstünden gerçekleştirmek mecburiyetinde idi. Çünkü içeri girse çok kötü azarlanır, duyduğu üzüntüden, o günkü hiç bir dersine çalışamazdı. Anneciği “geçim işi”ni üstlenmişti. Sürekli olmasa da, haftada birkaç gün temizliğe giderdi. Küçük çocuk bu zamanlarda babasına daha çok özen gösterirdi. Holün duvarındaki sarkaçlı saatleri, ona vazife vaktini bildirirdi. Buçuklarla birlikte, bu da yarım saatte bir demekti. İkide bir yerinden kalkmaya üşense de, babasına duyduğu sevgiden ötürü, bu işten katiyen şikayet etmezdi. En büyük üzüntüsü ona yaklaşamamak, bir kerecik bile okşanmamaktı. “Tek çocuk çok kıymetlidir.” diyenler, bu bakımdan mutlaka yanılıyordu.. Çocuk gene diğer bir gün okuldan geldiği zaman öyle şey oldu ki.. Babası ne gerçekletireceğini şaşırmıştı..
Babası, seneler boyu kapandığı odadan yalnızca tuvalet gereksinimi amacıyla ayrılır, daha sonra hiç bir mekâna uğramadan, âdeta koşarcasına geri dönerdi. Küçük çocuk kapının açıldığını duyunca aceleyle koridora fırlayıp, babasının kendisiyle konuşmasını, hem de bazı durumlarda rüyasında gördüğü gibi, sarılarak öpmesini beklerdi.
Ancak ondan yalnızca tek bir sözcük duyardı: “N’aber?”
“İyiyim babacım!.” derdi gülümseyerek ve sevgisini gönlüne hapsederek…
…
Çocuk bir gün gene okuldan döndüğünde, denetim vazifeini gerçekleştirmek istedi. Ancak çıktığı taburenin bir ayağı birdenbire kırılınca, kapının pervazına asılı kaldı. Ellerini bırakarak aşağı atlaması, onun amacıyla son derece kolay bir işti. Ancak tabure devrilip tersine dönmüş, sivri bir kama şeklinde kırılan ayak, tam atlayacağı yere gelmişti.
Çocuk o şekilde sallanıp durmaktayken, babası sesleri duyup dışarı çıktı. Ve tabureyi bir kıyıya ittikten sonra, oğlunu bel kısmından sıkıca kavrayarak:
“Ellerini bırak!.” diye bağırdı. “Merak etme seni tuttum, düşmezsin.”
Küçük çocuk, bu sözleri hiç duymamış gibiydi. O şekilde beklerken:
“Bırak, bırak, korkma!.” diye tekrarladı babası. “Seni çok sıkı tuttum, endişelenme!.”
Çocuk, fakat kendisinin duyacağı şekilde:
“Gücüm tükenmeden bırakmam babacım!.” dedi. “Çünkü bana ilk defa sarılıyorsun.
Üsteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz.
Setur trivagoo bursa kis trivago tatil uludag bungalov palandoken kar kis otel hotel 0331
Diğer Galeriler
-
Kedi yüksek sesle yiyecek için bağırıyor
-
Köpeğim Deri Değiştiren olarak eve geldi | #korkunçhikayeler
-
Esra Erol’da programında tanınan Kübra’nın babası
-
Ve Şimdi Bir Anne: Dünya Onun Doğurduğu Şeye İnanamıyor
-
Baba, Kızını Tekerlekli Sandalyede Baloya Götürdü – Sonrasında Gelen Sürpriz
-
Oğlu, işini kaybettiğini öğrendiğinde onu tekmeledi