Ne olduğunu tam kavrayamadan dikkatle çıkardım: Etin içinden bir sensör çıktı. Evet, bildiğiniz elektronik bir izleme cihazı parçası. O an beynim durdu. Ya fark etmeseydim? Ya bu parça pişip sofraya gelseydi? Boğazda takılma, mideye zarar verme ihtimali bir yana, içindeki kimyasalların toksik etkisini düşünmek bile istemiyorum.
Sonrasında biraz araştırdım. Meğer bazı büyük çiftliklerde hayvanların takibi için bu tür sensörler kullanılıyormuş. Taşıma koşullarını izlemek için de yerleştirilen cihazlar varmış. Ama bu parçanın satışa sunulan etin içinde kalması, açıkça bir ihmal. Gıda güvenliği açısından ciddi bir sorun.
Şanslıydım. O parçayı yemek masasına ulaşmadan fark ettim. Ama bu olay bana bir ders verdi: Et alırken sadece görünüşe değil, kaynağa da dikkat etmek gerek. Özellikle tanımadığınız yerlerden alışveriş yapıyorsanız, iki kez kontrol edin. Küçük bir dikkat, büyük bir felaketi önleyebilir.