tek başına yalnız yaşayan bir kadınım. Arkadaşlarım birer birer evlenmişti,
yıllar önce sevdiği ama hiç açılamadığı o utangaç erkek duruyordu.
Adam, yüzünde hafif bir gülümsemeyle, “Merhaba Adile,” dedi. Gözlerinde tanıdık bir sıcaklık vardı. “Seni uzun zamandır görmedim ve konuşmak istediğim çok şey var.”
Adile, şaşkınlık ve sevinç içinde, “Merhaba,” diyebildi sadece. İçeri davet etti ve ikisi birlikte oturup konuşmaya başladılar. Eski anılar, utangaçlıklar ve kaçırılan fırsatlar birer birer gündeme geldi. Adam, Adile’ye yıllar önce hissettiklerini ve onu neden hiç unutamadığını anlattı.
Bu konuşma, aralarındaki duvarları yıkmış ve yıllardır beklenen bir başlangıcın kapısını açmıştı. O geceden sonra, Adile ve sevdiği adam, sık sık görüşmeye ve birlikte vakit geçirmeye başladılar. Utangaçlıklarını ve çekingenliklerini geride bırakarak, birbirlerine olan sevgilerini her geçen gün daha da derinleştirdiler.
Adile artık yalnız değildi. Yıllar sonra gelen bu itiraf ve başlangıç, hayatına renk ve mutluluk katmıştı. Sevdiği adamla birlikte, yeni bir yolculuğa adım atmışlardı.