DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Ben Fatma. 45 yaşında, dul bir kadınım
Yüzünde tuhaf bir gülümseme vardı. “Kaç kere söyledim, Fatma? Yalnız başına olmaz bu işler. Sana zarar gelmesini istemem.”
Kalbim yerinden fırlayacak gibi attı. “Defol git!” diye bağırdım ama o hâlâ kapıyı zorlamaya çalışıyordu. O an ne oldu bilmiyorum. Belki içimde yıllardır bastırdığım korkuların isyanıydı, belki de artık susmak istemediğim için… Ama var gücümle ittim onu. Dengesini kaybedip düştü.
Mahallede bir sessizlik oldu. Herkes camlara koştu. Kadınlar, fısıltılarla konuşmaya başladı. Yakup, hırsla ayağa kalktı. Ama bu sefer ben korkmadım.
Kapımın önünde durup gözlerimi ona diktim:
“Bir daha kapıma gelirsen seni polise veririm. Seni herkesin içinde rezil ederim. Ben yalnızım ama çaresiz değilim, Yakup!”
O gece mahallede herkes fısıldaştı. Kimileri bana “Dul kadın, dikkatli ol” dedi, kimileri başını çevirdi. Ama ben umursamadım. Çünkü o gece, hayatımda ilk kez korkmadan haykırmıştım. Ve anladım ki, bir kadının en büyük gücü, kendi sesidir.
O günden sonra Yakup sokağın başını bile dönemez oldu. Ama ben, geceleri kapımı kilitlerken artık korkarak değil, gururla kilitliyordum. Çünkü kimse beni çaresiz bir kadın olarak görmeye cesaret edemeyecekti.
Ve en önemlisi… Ben artık kendi sesimi bulmuştum.