DOLAR
Alış: 40.3073
Satış: 40.4689
EURO
Alış: 47.1492
Satış: 47.3381
GBP
Alış: 54.2476
Satış: 54.6504
O Masadaki Yabancı
Elif, ekrandaki mutluluğumuza bakmıyordu. Bana bakıyordu. Yüzündeki o kibar, mesafeli tebessüm tamamen silinmişti. Yerinde, hayatımda gördüğüm en çıplak, en keskin ifade vardı. Bu, bir kadının başka bir kadına baktığı, onun tüm hayallerini, tüm geleceğini gördüğü ve hepsinin bir yalan üzerine kurulu olduğunu bildiği o anın bakışıydı. Gözlerinde ne öfke ne de kıskançlık vardı. Sadece buz gibi, her şeyi sonuna kadar anlayan bir farkındalık.
O an anladım.
Elif “eski bir iş arkadaşı” değildi. O, “eski” olandı. Benim ise “yeni” olduğum gerçeği, yüzüme bir tokat gibi çarptı.
Masadaki tüm sesler uğultuya dönüştü. Arda’nın kekeleyen sesi, Elif’in sandalyesini hafifçe geri çekişi, yandaki masanın kahkahaları… Hepsi anlamını yitirdi. Gözlerimi ekrandaki gülen yüzümden ayırıp Arda’ya çevirdim. Sevdiğim adama. Ama o artık orada değildi. Karşımda, şakaklarından ter damlaları süzülen, ne yapacağını bilemeyen, korkak bir yabancı oturuyordu.
Latte’min tadı birden acılaştı. Ya da belki de ben, hayatımda ilk kez ihanetin gerçek tadını alıyordum.
O masadan fiziksel olarak kalkıp gitmedim. Ama ruhum, kalbim, o an o masayı, o kafeyi ve o yabancıyı çoktan terk etmişti. Sessizlik içinde oturdum ve benim olmayan bir geçmişin, geleceğimi nasıl çaldığını izledim.